HİLTONLAR……

   

Sevgili arkadaşlarım,demin eski MİT MÜSTEŞAR yardımcısı sayın MEHMET EYMÜR beyin yazı dizisinin altıncısını okudum,bir çok tarihten gelen bilmediğimiz hadiseyi öğreniyoruz aslında olaylar şu andaki hadiselere bile ışık tutuyor,tabi konuların içeriğini bilmek şart.

Beyefendinin anlattıkları bilmediklerimizi bize öğretirken yaşadıklarımıza aklımıza IŞIK tutuyor eskilere gidiyorum,olayların kendi cenahımda bildiklerim aklıma geliyor.

Beyefendinin yazısını okudum kesik,kesik yazmasa ülkede ortalık bir birine girer içinde tutuyor ben çok iyi hissediyorum yazarken ACI,ACI gülümsüyorum….

Beyefendi yazısına bir yerde  HİLTON otelini konu etmiş,arkadaşlar eskiden istanbulda ve türkiyede saysan beş yıldızlı on tane otel vardı bunların mimariside aşşağı yukarı bizim istanbuldaki HİLTON otelinin mimarisine benzer yada aynıydı.

Hangileri bunlar İSTANBUL HİLTON,TARABYA,ÇINAR otelleri İZMİR EFES,SAMSUN BÜYÜK SAMSUN otelleri aynı HİLTON tipi otellerdi beş yıldızlı.

Ben biraz beş yıldızlı otele meraklıyımdır severim eskiden tüm işlerimi bu otellerde yapardım TEŞKİLAT bu konuyu çok dedikodu yaptı çok eleştirdi,bunun nedenleri var girmiycem.İş uzar…?

Arkadaşlar ben birde ATİNA hiltonda kaldım oda ATİNANIN yüksek bir mahallesinde DİK bir yokuşun sonuna doğru sol tarafta bir aynı İstanbul mimarisindedir,ama istanbulun HİLTONUN manzarası başkadır,hatta şimdi türkiyede ÇİM TENİS kortu varmı bilmiyorum benim çocukluğumda HİLTONUN tenis kortu ÇİM di,bakımı çok pahalıdır…..!

Atina hiltona geldiğimiz yerden İSTİHBARATA artık girelim arkadaşlar şu anda durumlar ne tam bilmiyorum eskiden BATI gizli  servislerinin türkiyeye karşı hasmane tutum ve ilgili konularda istihbarat bilgilerini vatanseverlik yapıp geçtinmi işte o gün bittiğinin günüdür,heleki birde bizim gibi tarihsel ve bazı başka güçlerin arkanda gücü yoksa işin ve hayatta kalman çok zor !!!!!!

Yıl 1977 bizde MİT kırıtik bir mevkiyi tutan insanın bir yakını yanımızda çalışıyor,bu arkadaşlar ehlibeyt mezhebimizden insanlardır,çokda iyi bir arkadaşlardır bu yanımızda çalışan HÜSEYİN hatırladığım kurtuluş örgütüne girdi şaçma sapan bir hayat yaşamaya başlayınca bunu bizim yanımızdan uzaklaştırdılar,12 eylül oldu tutuklamışlar ama kısa zamanda onbeş yirmi gün gibi zamanda bıraktılar,arada bir yılda bir kez gelir sohbet eder gider aslında dünya iyisi bir insandı.

Yıl 1986 başı bu teşkilatı mahsusa tarihindeki meşhur ZENCİ MUSA nın günümüz replikası MUSA ağbi ile oturuyoruz bu gelmezmi hoş beş sohbet anlatıyor DEVRİMCİ günlerinden MUSA ağbi dediki nerde çalışıyorsun ağbi HİLTON da güvenlikte çalışıyorsum ama kadrolu değilim sözleşmeliyim.

Musa ağbinin meğerse GÜVENLİK amiri arkadaşıymış selamımı söyle seni kadroya alsın dedi sonra öğrendim geldi kadroya almış o güvenlik amiri kendisini.(MUSA beyi sayın MEHMET EYMÜR bey iyi bilir)

Aradan yıllar geçti 1999 APO operasyonu yapıldı üstümüzde öyle bir baskı varki türkiyedeki SEFERBERLİK birimleri şahsıma nefes aldırmıyor çok sıkıntıdayım,o aralarda ailece bir işimiz var maddi emtialı ilgilenmiyorum sıkıntıdayım çağırın imzamı atar giderim dedim bu akrabalarımdan biride önemli MİT ile özdeşleşmiş futbol kulübünün eski kalecisi rahmetli oldu arkadaşıda işte o kulübün eski başkanlarından KAFKASYA kökenli….

Çağardılar gittim imzamı attım tanımadığım iki bey Kayserili bir hürmet bir nezaket tanımıyorum hiç HİLTON oteline davet ediyorlar illaki öğlen yemeği yiyelim kibarca reddettim,işim var dedim ayrıldım.

Bilader ertesi günü etrafım kalabalık HÜRRİYET gazetesi okuyorum küçük bir köşe yazısı UKRAYNA kökenli bir İSRAİL vatandaşı Yeşilköy havalimanında TELAVİV uçağından indikten sonra taksi ile HİLTON oteline gelip odasında istirahate çekildikten sonra tabanca ile intahar ederek,yaşamını yitirdi.

Döndüm yanımda ast.subaylıktan ayrılma TURGAY var,turgay dedim bu uçaktan indi taksiye bindi o kadar zamanda nerden silah buldu bunalıma girdi intahar etti.

Bunlar dün bana HİLTON otelinde bir tuzak hazırlamasınlar,dudağını büktü…..?

Ertesi günü HÜRRİYET gazetesinde bir haber daha,Ukraynalının intahar ettiği silah hakiki değil KURUSIKIYDI, burdan yak AMK…….!

Bu iş böyle bitti sıkıntı devam ediyor aradan üç beş ay geçti ofise bir bayan girdi mini etekli sarışın ben bir seksen boyundayım hanfendi ile el sıkışırken gözlerimi ATATÜRKÜN İSTİKBAL GÖKLERDEDİR bakışı gibi hanfendiye bakıyorum,hanım aynı ROCKY 4 FİLMİNDE SOVYET BOKSÖR İVAN DRAGO nun yanındaki karısına benziyor,hanfendi çantasından kibarca bir ABD pasaportu çıkarttı buna işlem yaparmısınız dedi yaparız ama biraz zaman alır önemli değil eşim ALPER amerikadan gelecek birkaç gün istanbuldayım HİLTON otelinde bu numarada kalıyorum oraya yollarsanız ben ordan alırım.

Tamam dedim tabi bir kahve içelim dedim kabul etti,karşımda bacak bacak üstüne attı oturuyor aslında RUS kökenliymiş SOVYETLER çökünce AMERİKAYA yerleşmiş ALPER adında Amerikalı bir türk vatandaşımızla evlenmiş ALPER biraz hızlı bir arkadaşmış tabi konu derinleşince iki üç saat oturduk,muhabbet sağlam.

Hanfendi gitti,yardımcım  İSMAİL ağbi hadi iyisin dedi ben pasaportu veririm sana sen götürürsün,gülüyor tabi dedim buda ZEKİ ağbinin son ileri ZEKALILIĞI olur sonra ZEKİ ağbinizi hatıralarınızda yaşatırsınız,diyemiyorum içimden geçiyor.

Tuzak bu kadınla beni tuzağa çekiyorlar,ismail sonra kendi pasaportu HİLTON OTELİ ne götürdü.

Neyse ardı ardına tuzak saldırılar bitmiyor baskı ve takipte devamda yine ünlü ve meşhur bir otelin alt katında YUNAN ŞARAPHANESİ açıldı sahibinide çok eski tanırım iki subay arkadaşımla gece geç saatlerde şarap içiyoruz iki masayız loş bir ortam yerin altında mahzen bir mekan hanfendi dikkat çekici bir hanım fazla miktarda alkol alıyor yanındada iki Amerikalı var İngilizce özellikle hanım yüksek dozda konuşmaya başladı kalktılar gidiyorlar Amerikalılar gayet sakin bayan TÜRKÇE YANIYORUM YOKMU BU GECE YANGINIMI SÖNDÜRECEK ASLAN dedi merdivenlerde absürt hareketler yaparak çıktı.

Garsona dedim kim bu kadın bilmiyorum ağbi bu gece geldi hesabı otelde kalıyormuş recepsiyona verdirdi,öğren bakim kimmiş gittti geldi ismi ile soyadı KARACA hanfendinin bende hemen jeton düştü iki AMERİKALI şimdi belki bunu bazı istihbaratçılar ve askerler okusa KARACA soyadından bir şey çıkartır…?

En sonunda arkadaşlar yıl 2005 stresin devamlı olduğu hat safa yıllar gazete okuyorum bir baktım gazetede SARIYER sırtlarında bir ev basılmış ailenin dört ferdi öldürülmüş biri üç yaşında bebek aileden üç kişi kayıp.?

Gazetenin yazdığına göre ailenin reisi 25 yıl HİLTON otelinin güvenlik amirliğini yapmış bir insan daha yeni 6 ay olmuş emekli olalı.

Fakat aileden üç kişi kayıp tüm İstanbul polisi onları arıyor,dikkatimi çekti bu hadise akşam sempte bir kadim dostumla meyhanede rakı içiyoruz,dedim  ARTİN bu ne iş ya ağbi dedi bunlar birilerine mesaj veriyor olmasın olabilir dedim,gece ayrıldık ARTİN bey bana sabah benide al dedi,sabah almaya gittiğimde bir baktım heryer polis sarı bant çekmişler binaların etrafına polis memuruna sordum,ne olmuş memur bey diye ağbi binanın kapalı garajında bir münübüs bulunmuş içinde üç ceset varmış,onu bekliyoruz dedi.

Artinle gidiyoruz,ARTİN bey acaba bunlar kime mesaj veriyor,ARTİN öyle düşündü….?

Sevgli arkadaşlarım biraz roman gibi oldu ama değil,dediğim gibi HIDIR,BUDUR idare)))))

SAYGILARIMLA,

ZEKİ ARSLAN……