DERİN YILLAR…..

Sevgili arkadaşlarım havanın sıcak olduğu ortamın buzlu çay kıvamında olduğu EKLEDİN EKLEMEDİN muhabbetinin  isyan getirdiği günlerden geçiyoruz,ya SABIR sıkıldım.

1985 yılından sonra şehit HİRAM ABAS dönemin MİT müsteşar yardımcısı özellikle Güneydoğulu büyük ailelerden seferberlik kapsamında büyük bir oluşumu hazırlatıyordu benimde topa girdiğim gençlik günlerim,hatta sonra bu oluşum şehit hiram beye  yakın akraba olarakta yaşantısına girdi,bu konular uzun size şunu söyliycem şehit HİRAM bey özellikle SURİYE ve bölgesindeki ülkeler,Lübnan,ürdün,mısır,İsrail gibi ülkeleri çok iyi tanıyan ve Osmanlıdan bize kalan teşkilatı mahsusa yapısı içinden miras gelen haberalma faaliyetini kullanabilen kendi insaiyatifi ile çok önemli bir devlet adamı ve bir KAHRAMANDI,STOP.

Ben bunları kendi çocukluk cephemden bazı donelerle anlatarak arkadaşlarıma ispat ettim,aman bilin dedim  ilerde yazabilirsiniz…

Şimdi bu konuyu geçiyorum,geliyorum şehit hiram beyin silah arkadaşı, kardeşi sayın MEHMET EYMÜR beyin ülkemize AMERİKADAN dönüşünden sonra basına verdiği demece.

Sayın EYMÜR dediki röpörtajın bir yerinde yıl 2005 bizim yetiştirdiğimiz insanlar biz onları nerde bıraktıysak ve ne  zaman nerden dönsek onları aynı şekilde buluruz.

Gazeteci açarmısınız dedi bizim yetiştirdiklerimiz bizi bulamadığında ne kimsenin yanına giderler nede bildikleri işin haricinde bir işe veya konuya bulaşırlar.

İşte bunun gazını alan MİT içindeki bazı hain guruplar şimdi burda açamıycağım bazı konulardan dolayıda bize saldırdılar ve tarihi stratejik yılların birikimi olan istihbarat dünyasında büyük emek sarfedilerek  kurulmuş yerleri imha ettiler.

Bunun sebeb sonuç ilişkisini açmıyorum,açılacağı zaman açarlar ZAFER o zaman meydana gelir mazlumlar için..!

Şimdi bugün nedense bazı mahkemede delil durumundaki belgeler sızdı bunlar sayın MEHMET EYMÜR beyin 1995 yılında görevdeyken  görev icabı alınan konuşma tutanaklarının kopyası.

İçeriği okuduğumda paralel dünyamızda ne kadar gördüklerimizin ve duyduklarımız yaşadıklarımızın doğru özetini önümde gördüm.4 ocak 2014 günü kaleme aldığım SUSURLUK İLİZYON rumuzlu yazımda yaşadıklarım ve şahit olduklarımı yazıyorum,kendi dış penceremden günün olaylarını nasıl iyi izlemişim işte çıkan raporlardan anlıyorum.

Susurluk ilizyon isimli yazımı derinistihbarat.blogspot.com.tr okuyabilirsiniz bu mahkeme tutanaklarını besleyecek küçük ,küçük başka yazılarım içinde gerçekleri bulabilirsiniz.

Bu tutanakların içinde geçen 1995 yılındaki ÇEÇEN direnişçilerle ilgili bilgiler ve PKK ve suriye hadiseleri hem o günlerin karanlık yüzüne hemde o gün bugün TÜRKİYENİN altını yavaş içerden kemiren ve bu kemirmeyle yön veren insanların gerçek maskesini görebilirsiniz.

Evet sevgili takipçilerim konuyu burdan sonlandırırken açmak üzerede aynı zamanda bekliyorum,şunu söylemek istiyorum STRATEJİK mekanlarını ve insanlarını kaybetmeye başladığında artık devlet olarak geri saymaya başlamışsındır.

Heleki İSTİKLAL MÜCADELESİ veriyoruz diyenlerin bu hadiseleri yapanlardan hesap açık veya gizli sormaması kendi menfattine göre şekillendirmesi,yanlışa yanlışla devam etmeleri benim öngördüğüm muhlak sonla karşılaşıcağımızın delilidir,yanlışsam sayın güvenilir BÜYÜKLERİM söyler.

Yoruldum bu görüntüyü birde yurt dışından seyretmek istiyorum,buralara uzaktan bakmakmayı denemek bir dönemde böyle istiyorum.

NOT:Bu gemi karaya artık vurdu benimle hiçbir seferberlik kapsamında kurum uğraşmasın,ben kesinlikle aktif bu tip hayattan çekildim,kalp kırıcı hadiseler olmasın.

Haber elemanlarınızla gayrı resmi olsa dahi senaryo çizmeyin?

Hepinize hayırlı bir hafta sonu geçirmenizi dilerim.

SAYGILARIMLA,

ZEKİ ARSLAN…