Sevgili takipçilerim
acıları,mutsuzlukları,ihaneti,saygısızlık,sevgisizlik,ekonomik ve manevi darlık
bu coğrafyanın kaderi büyük çoğunluk.
Onun için seven var
sevmeyen var eleştiren var hürmet eden saygı gösteren var,şimdi kısa şunu
söyliycem aktardıklarım sizlere kimi zaman türk ve yabancı derin devlet
mensublarının bilgi olarak benle arkadaşlık yaptıklarında bana aktardıkları,bir
kısmıda bizzat olayların içinde kendi yaşadıklarım,sizlere fazla bir şey
anlatamadım bazı yabancı devletler ve devlet sırrı bilgiler olduğu
için,söyleyelimde her delikanlının arkasından laf ederler bilin canım
kardeşlerim.
1908 2. Meşrutiyetin
ilanı o yılların kalıntıları arasından bir akvaryumdan TÜRKİYEDEKİ DERİN
hadiseleri izleme imkanım oldu,iyimi kötümü hala anlamış değilim yaş 50.
Bizim işimiz KURUMLARIN
içinden direk bilgi aktarma değil zaten kurumların içinde bu tip gizli faaliyet
olmaz.Gizli faaliyetler kurumların dışında kurumların içinden ve onların
dışardaki çeşitli güçlerle oluşturdukları HÜCRESEL faaliyetlerle olur.
Vatandaşın anlıycağını
söyleyeyim,bir şehit HİRAM ABAS bir ŞEHİT GAFFAR OKKAN hadisesini
gerçekleştirenlerin zincirlemeye yapısı
şudur DIŞARDAN GÜÇ ALDIKLARI BATI merkezinin güç odakları,burdaki hücresel
kurulmuş bu batı odağının paralel yapısı ve bunun yine kendine bağlı
operasyonel yapısı.
Mesela
ANKARADA,İZMİRDE,İSTANBULDA bu tip paralel yapı batının taşoron işini gören
size şöyle söyliyeyim hergün tabelasının önünde geçirdiğiniz bir İŞADAMI
DERNEĞİ,BİR SİVİL TOPLUM KURULUŞU VS,VS gider.
Tüm dünyada ikili bir
güç odağı vardır bu güç odaklarının kendi dünya sistemi üstünde dünyanın her
yerinde bir İP gibi bağlantısı vardır.
Bizdede iki adet derin
devlet yapılanması vardır,bu yapılanma bir biri ile rekabet ettiği gibi hatta
çokda kanlı şekillerde zaman zaman, aslında son durakları ikisininde aynı
BATININ en uç noktasında buluşur.
Tabi akvaryuma zaman
zaman bakerken bazende içine girip yüzüyorduk,ama en çok izlemenin getirdiği
sakinlik ağarlık kazanırken arada bir şahsen yaptığın aksiyonel çalışmalarda bu
ağarlığın üstüne kaymak oluyor bilgi ve öğrenme haznen genişliyordu,hala az
olsada insan yaşadıkça devam ediyor.
İstanbul gibi yerde
deli dumrul hesabı köprüyü kesip bana para vermeden geçemezsiniz diye
uluslararası sistem kurunca anlayın kimlerin hüviyeti nasıl elimizden
geçti,insanların nerelerden gelip nereye gitiğinin yakın istihbari bilgisini
hem yazılı,hem sözlü almak şu günkü olayları bile bize akil değerlendirmemize
sebeb oluyor.
Size bir örnek verim
algılayın yanımda bir personelim dindar Nakşibendi dergahlarını geziyor,bir
personelim mason oda türkiyenin kalbindeki loca toplantılarına
katılıyor,diğerlerini anlatmıyorum o 1990 li yılların 28 şubatında çok yoğun
birde köprüden geçiş döneminde gelen evrak ve kimlik bilgilerinden çok
enteresan bilgi alıyordum oda şu belirli dini cematlerin mensubları mesela
MASON elemanımca çok enteresan şekilde ZEKİ bey bu evraklar bizim locanın
insanlarının fakat çok enteresan CEMAT ROTALI bir kurum üstünden geliyor,dini
bütün Nakşibendi elemanımda zaman zaman bu tip bilgiler veriyor oda mesela MİT
Kafkasyalı yapısı içinde bu işle kordineli arkadaşın bize yine aynı MASON
locası mensublarının evraklarını getiriyor,bu arkadaşta cematte yakın bir
insan.
Tabi sonraki maceralı
ve sıkıntılı yaşantımız içinde şunu gördümki size kısa yazıcam aklınız
karışmasın TÜRKİYEDE NATO konsepti içinde kurulan SEFERBERLİK SİSTEMİ içindeki
yapı ikiye bölünerek öyle bir görev paylaşımı yapmış bir kısmı LAİK kesim
dediğimiz kesimin içine her şekilde bir zincir kurarak girip yapılanmış,diğer
bir gurupta MUHAFAZAKAR,DİNDAR,MİLLİYETÇİ kesim üstünde bir zincir kurarak
girmiş.
İşte bu tip seferberlik
sistemi ucu BATIDA olmak üzere kurumların içindede yerleşmiş bunlar genel
anlamda bir birleri ile kavga,rekabet ettikleri zamanların dışında bazen
dışardan gelen direktifle bir anda müttefikte nadir durumlarda oluyorlar.
Bu konuyu
anlayabilmeniz için bologger sayfamda ve facebook sayfamfaki ALLAH
İÇİN,EMNİYETTE CASUS KAYA gibi yazılarımı okuyarak konuyu dahada ne anlatmak
istediğimi anlarsınız.
Ben size bugünlerde
dikkatimi çeken uzmanı olduğum ASKERİ mevzuat üstünden bir konu açarak
düşünmenizi sağlıycam son 20 gündür belirli bir muhafazakar basında SOVYET
YAPISI SA-8 GECKO kısa irtifa hava savunma füzelerinin türkiye içinde konuşlandığı
iddia edilerek devamlıda arada yayın yapılarak veriliyor işte bunda bir
sızdırma yönlendirme pisikolojik harekat var neden bu silah sistemi araç
üzerinden yani ZIRHLI PERSONEL TAŞIYICILAR,TEKERLEKLİ VEYA PALETLİ sistemlerin
üstünden atılabilen roket sistemleri bunları türkiye içinde PKK
nın dolaştırmasına imkan yok fakat
haberi veren enteresan dönem dönem aynı haberi çeşitli değiştirmelerle veriyor.
Mesela SA-7 GRAİL
omuzdan atılan ısı güdümlü hava savunma sistemi dese anlıycam çünkü bu sistemler
geçmişte çeşitli faktörlerle zaman zaman PKK eline geçti bunlar insanların
taşıma ve kullanma kapasitesinde olduğu için doğru derim ama ZIRHILI PERSONEL
TAŞIYICI üstünden kullanılabilecek hava savunma sistemini PKK şimdiki zamanda daha kullanamaz,ilerde bilemem?))
Kısa bir istihbarat
notunu açıklıycam 2006 yılında türkiyede konuşlu bir gurup ERMENİSTAN üstünden
türkiyeye TRANSİT makine yedek parçası
konteynerlara konçimento keserek türkiyeye sokuyor bunlar TÜRKİYE üstünden transit YUNANİSTANA
giriş yapıyor,yunanistanda kaldığı süreçte konçimentolar yenilenerek türkiye
üstünden tekrar KUZEY IRAKA bölgesine sokularak aslında içinde bulunan omuzdan atılabilen SOVYET-SA-7
füzelerinden bir kısmını PKK teslim ediyor..!
Kısaca sizlere şunu
söylemek istiyorum bu bir ZİNCİR ve bu zincirin sağlam olması için üstüne
sarmaşık şeklinde güçlü batı siyaseti ve ekonomisi sardırmışlar,onun için bu
türkiyeyi yöneten zaman zaman yönetememiş iradenin sızamıycağı sistem bu ülkede
yok,kimse onun için olmaz,yapmaz diye anlık karar vermesin bazı suiistimalleri yapanlarıda
tüm toplumsal kuruluşlara maletmekte hata olur,bu işlerde genel cerrah gibi çok
ince ameliyat ister….?
SAYGILARIMLA,
ZEKİ ARSLAN…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder